Osurma – Yellenme Çeşitleri

Bunu,alttakini ve ondan sonrakini yazan Deli Profesör

Şu klimanın başında ferah ferah osurduğumda kokusu yok olan, güzelim Pazar gününde düşündüm, herhalde insanlığın başından beri tatbik edilen ve en az evrime uğrayan şeylerden biri osuruk. Tabi ki sesi ve tipi değişmemiş midir? Değişmiştir. Eski tarihlerde canlının yediği besine göre şekillenen bağırsak yapısı, osuruğun da çıktığı yolların engebesini, aerodinamisini değiştirdiğinden osuruk da değişir tabi. Ama insanoğlunun, mağara adamının en çok ısındığı hareketlerden biri olduğuna eminim. Küçüğü büyüğü, kadını erkeği, bütün canlılar yellenirken aşırı derecede zevk almıştır. Ama benim tahminime göre kendi gölgesinden korkan bu mağara adamları ilk osuruklarda zevk almasına rağmen, hafif korkuya kapılmış olabilirler. Zira öyle bir teknolojiyle ve literatürle osura osura bir insanın bir süre sonra içindeki bütün havayı boşaltıp, ölebileceğini düşünmüş olabilirler.

Günümüze geldiğimizde hala değişen pek bişey yok. İlkelliğini aynı şekilde korumakta bu güzel hareket. İnsanlar yaptığında yine aşırı derecede rahatlıyor. Belki aşırı derecede homini gırtlak götürülen akşam yemeğinin akabinde, belki de vücudun fizyolojisi bozulduğunda bağırsaklardan gelen hareketlilikte. Lakin günümüzde bazı ortamlarda ve bazı insanların arasında tabulaşmış bir harekettir. Her ne kadar bu işin zangırdatma tekniği evin büyüklerinden öğrenilse de, küçük çocuk büyüdüğünde ebeveynlerin yanında osurmaz, osuramaz. Geleneksel aile yapımızın gerekliliğidir bu. Ama akrabalar arasında gece vakitlerinde yer yer osuruk yarışlarına şahit olabilirsiniz. Aşık atışması şeklinde, iki kişi sırayla osurur. Yanlarında sayaç mahiyetinde 1 ya da 2 kişi de bunları sayar. En fazlasını çeken onurunu kazanmıştır. İşte görüldüğü üzere isterseniz Asimo‘yu icat edecek kadar zeki bi adam olun, ama bu denli ilkel bişeye de kayıtsız kalamazsınız.

İlişkilerde de son derece önemlidir. Bir gence sorduğunuzda “Omzumu yaslayabileceğim biri olsun yeter” tarzı cevap alırsınız. Tabi ki bu buzdağının görünen kısmı. Alt kısmı da hesaba kattığımızda ortaya “Omzumu rahatça yaslarken, yanında rahatça zangır zangır osuracağım bir kişi” şeklinde sevgili tanımı çıkar. Bu iki kişi ilişkisinin gidişatı açısından çok önemlidir. Hatun kişinin rahatça osurması tercih sebebidir. Lakin o özellik bulunmamışsa, birkaç buluşmada hatunun vereceği tepki üzerine yoklama çekilir. Her buluşmada osuruğun ses tonu – bası kalınlaştırılır. Bu şekilde kız bu durumu yadırgamıyorsa dünyada ondan güzeli yoktur. Görüldüğü üzere eş seçimlerinde dahi hala ilkel iç güdülerimiz korunmaktadır.

İnsanların rahatlama ve kendini ifade etme biçimi olarak da tanımlayabileceğimiz yellenme eylemini, aklımda kaldığı kadarıyla birkaç maddede sunmak istedim. Zira bu hareketlerde süreklilik ve çeşitlilik de çok önemlidir. Bir şehire gitmenin pek çok yolu vardır, engebeli, kolay, çiçeklerle dolu. İşte osurma anında uyguladığımız gidiş yolu da tıpkı bu yollara benzer.

1-) Sesli Osuruklar: Yarışların, uzayıp bitmeyen gece muhabbetlerinin, kısacası samimiyetin osuruğudur. Kafalar 1500′e vurduğunda çıkan borazanın sesi bile farkedilmez olur, hatta belli bi vakitten sonra osurmayanın dövüldüğü görülmüştür.

a-) Sesli – Kokusuz: “Burnumda kekremsi bi koku kalacağına, 1 saniyelik ses duyarım daha iyi” diyenlerin vazgeçilmezidir. Ülkemizin yaklaşık olarak yüzde 80′inin sempatisini kazanmıştır. İnsanlar birbirine karşı sevgi ve saygı içindeyse genelde old school diye rahatlıkla tabir edebileceğimiz bu yöntemden vazgeçmezler. İnsanı sürekli bu tipe alıştırmak çok kötüdür. Çünkü uzun vakitten sonra pıslattığınızda aldattığınızı düşünüp sizi terkederler. Anlayacağınız üzere bu tip berbere gidip “Her zamankinden olsun hacı” diyenlerindir. Can yakmaz.

b-) Sesli – Kokulu: Şahsımın da üzerine ihtisas yaptığı, tam anlamıyla evlere şenlik bir rahatlama biçimidir. “İçinde ne varsa dök be abi, rahatla.” diyenleri pişman ettirir. Kapı, pencere açtırır. Hem arabaların alarmlarını harekete geçirir, hem de sokaktaki kediler, köpekler olmak üzere bütün canlıları telef eder. Bir polis “Neye benziyordu yavrum?” diye sorduğunda, çürümüş yumurta biçimi seçilir genelde. Ne kadar samimi olursanız olun, nerede olursanız olun, o bulunduğunuz ortama bir daha alınmamanız yüksek olasılık ihtiva etmektedir.

c-) Miles Davis Tipi: İşte kulağa en ahenkli, en dolu dolu gelen hareket budur. Harbiden de çok güzel herekettir. Osurana “Allah’ına kurban!” dedirttirir acayip bi istekle. Tıpkı bir trompet kullanımına benzer. Kıç deliğini belli noktalarda kastırıp, belli noktalarda açmak gerekir, osuruk bitene kadar sürekli devam ettirilir ve mükemmel bir Miles Davis solosu kadar kaliteli bir eser çıkar ortaya.

d-) İsim telaffuzlu: Bu adamlar kıçını konuşturmakla nam salmışlardır. Hemen hemen bütün insanlara kıçlarıyla hitap ederler. Çoğu zaman sokakta dalgasını avuçlayarak dolaşan insanın kullandığı Türkçe’den daha da anlaşılırdır. En yaygın kullanım kalın ses tonunda “Apturrahman”, ince ses tonunda “Yusuf”tur.

e-) Rekor denemeli: İşte bu olay yıllarca yaşanan tecrübelerin akabinde yapılabilir ancak. Gaz geldiği anda kişi kendini heyecan yapmadan ayağa kaldırır. İki elini kütürdetir ve k.ç deliğini bir aç, bir kapa şeklinde devinimlere tabi tutarak osuruk serisine başlar. 20 – 30, gittiği yere kadar gider, bir o kadar da acıtır k.çınızı. Antrenmansız kesinlikle denenmemelidir. Yapmayı düşünen gençler 2, 3, 5 şeklinde yavaştan yavaştan arttırarak gitmelidir.

2-) Sessiz osuruklar: Nükleer savaşlar gibi sinsice, aniden sızar aranıza. Patladıktan sonra yapacak hiçbir şey kalmaz ne yazık ki. Optimist bir kişi olarak pozitif olarak elle tutulabilir hiçbir yanını bulamazsınız. Karı – koca arasındaki tutkuyu bitirir, lakin hiç kimsenin birbirini tanımadığı kalabalık ortamların vazgeçilmezidir.

a-) Sessiz – kokusuz: Literatürde böyle osuran birine henüz ulaşılamadı. Varsa bizzat g.tünü öpecem. Suya sabuna dokunmadan, ne de güzel olurdu. Tabi ben öyle osurmak istemem, s
adece karşı tarafın değil de, sadece kendimin ortalığı kokutmasını isterim.

b-) Sessiz – kokulu: Akraba ziyaretlerinde ve evlere servis misafir ziyaretlerinde tam anlamıyla işkencedir. Ani bir baskın anında insanın ne yapacağını bilemediği, alnından soğuk terler boşaldığı, teyzenin muhabbete esir etmesi sebebiyle bulunulan yerden kalkılamamasıyla ortaya çıkar genelde. 2 adet yumurta tepkimeyi hızlandırmıştır. O anda insanın yardımına yetişebilecek tek şey, koltuğun kaplamasını oluşturan, gözle görülemeyecek hava boşluğudur. Kıç iyice koltukla bütünleştirilerek taksit taksit osurulur içine. Kalkan görevi gören koltuk kokuyu 95% oranında azaltır.

c-) Disko – bar osuruğu: İçkilerin, özellikle osurtucu etkisi İsveçli bilim adamları tarafından kanıtlanmış biraların su gibi akıp gittiği bu ortamlarda dans pistinde kimsenin kimseyi tanımamasının ve içkinin verdiği bir rahatlık vardır. Bu yüzden sessizce kokulu bir şekilde kim salarsa salsın, sonsuza değin kimden geldiği farkedilemeyecektir. (bkz. Diskoda osurulan, diskoda kalır)

d-) Açık hava osuruğu: Osuruklar arasında, ikincil kişileri göz önünde bulundurarak baktığımızda, en zararsızlardan biridir. Şayet yanınızdaki adamın k.çının dibinde yürüyen bi yerden bitme değilseniz, kokudan etkilenme olasılığınız yüzde 0′dır. Sıcak gaz olduğu için doğrudan atmosfere doğru yükselir, kaybolur. Bu sebepten insanlar her hafta biriktirdikleri gazları atmak sebebiyle alışveriş bahanesiyle sokaklara, deniz kenarlarına yönelirler. Efil efil de osururlar. (bkz. Evini kokutmak istemeyenlerin osuruğu)

3-) Osururken altına s.çanlar: Özellikle kardeşimin genelde ishal zamanlarında yaparken tatbik ettiği türdür. 2 saatlik bir Cem Yılmaz gösterisi, ufacık bir anın içine sığdırılmış gibidir, o denli yüksek bir kahkaha etkisi yapar. Böyle bir ana denk gelenlerin cennetlik olduğu söylenir.

a-) İshalken osurmaya çalışıp altına s.çanlar: Analarımız babalarımız yıllarca öğütlemişlerdir bizlere: “Çocuğum ıslak mermere oturma”, “Çocuğum banyodan çıkınca ıslak ıslak klima altına girme”, “Çocuğum terledikten sonra soğuk su içme”, “Çocuğum o kadar baklavayı götürdükten sonra üzerine su içme” diye. Tabi biz eşşek sıpaları dinler miyiz? Dinlemeyiz. Tam bir gaz gelmesi anında 1-e maddesine yönelmememizle birlikte sessizliğin içinde tiz bir ses duymamız, işlerin yolunda gitmediğiniz bir göstergesidir adeta. Evet Cafer s.çmıştır, altına bez getirdir. Hemi de sulu sulu s.çmıştır.

b-) Kabızken osuracam diye g.tten pörtletenler: Bu anı tecrübe edenler her ne kadar durumu çaktırmasa da, hafiften huzursuz davranışlarıyla ve ” Otursana abi” dediğinizde koltuğa otumamalarıyla kendilerini ele verirler. Bolcana silme göbek yenilmiş bir akşam yemeğinin akabinde, Playstation 3′e dalmışken s.çmayı unutan kurbanımız, osuruğu geldiğinde ayağa kalkar, yine 1-e isimli en çok kullanılan maddemize yönelir ve o anda biz farketmesek de elmanın içinden fırlayan kurtçuk gibi ucundan pörtler b.k. O şekilde kalır, yarısı içeride, yarısı dışarıda. Bunu farketmek çok da zor değildir, çok kısa süreli bir tıslama gelir ve b.kun yarısı dışarıda kaldığı için normal sessiz osuruğa göre çok daha öldürücü bir koku yayar.

Evet sevgili okurlar, aklıma geldiği kadarıyla en bilinen maddeler bunlar. Hepsi farklı bir heyecan, hepsi farklı bir tepkime koysa da sonuç ve tatbik amacı aynıdır: “İçimde kanser olacağına, k.çımda konser olsun.” İşte bu yüzden milyonlarca yıllar geçmesine rağmen, yaşanan binlerce çeşit osuruk travmalarına rağmen, osurmak hala insanların birincil zevk alma ve ferahlama yöntemlerinin başında gelir. Yazdığım bu makale sayesinde umarım içinizde zortlatma isteği azalmış, hayat ışığı sönmüş bir kaç arkadaşı kendine getirebilmişimdir. Hadi o zaman hep beraber, daha güzel bir dünya için, dostluk için, barış için… ZOOOOOOOOOOOOORRRRRT ! (O “T” kısmı çok keskin bir bitişi sembol eder, o yüzden her daim tek harf olarak kullanılır.)

Yazı bittiğinde “Molly Hatchet – Let the Good Times Roll” çalıyordu.

Bu yazılar da üsttekini andırıyo gibi

 Yorumunu ekle

25 yorum yapılmış bu güzide postaya

  1. kubio Der ki:

    Bir “pıss” ın verdiği huzur ve mutluluk yoktur hiçbir şeyde.
    Osuruğun önemini nasıl anlatabilirim ki size

    En ciddi ve mutsuz havalarda bile
    Osuruk değil midir o havayı değiştiren.

    Bir dakika
    Hık…Hııık…
    Pıssıfff…
    Ooohh…
    Anlatılmaz,yaşanır!

    Teşekkürler doktor gerçekten teşekkürler

  2. ZehirliÖrümcek Der ki:

    Her ne kadar “geyik” gibi görünsede çok orjinal bir yazı bence! Delicim tebrik ediyorum seni. Birkere osuruk çok güzel birşey! Sesine güldüğüm başka bir vücud ensturumanı yok! Hapşurunca çok yaşa diyoruz mesela! Demekki osuruk mutlu eden birşey!

    “osura osura bir insanın bir süre sonra içindeki bütün havayı boşaltıp, ölebileceğini düşünmüş olabilirler.”

    Bu cümlede çok harika. Gülmekten düştüm gene :)

  3. KuPa k1z1 Der ki:

    hayatımda bu kadar doğal üstü bir yazı okumamıştım.Konu çok sade bilindik ama kimsenin ele almadığı bir konu profesörüm daha ne diyim…..pes:))birde bilmeyenlere söylim Osuruğun diğer bir adıda fısıktır:)))) bu daha kibar geliyor kulağa bizim köyün asortik hatunları böyle der valla:)))

  4. ByDesigner Der ki:

    da da da da da… Dışın Dışın Dışın… Dıbım Pufff Dıbım Pufff…PPiiiijjjjjzzzzzuuuuuuvvvvvffff BUUMMMM!!!
    3 doktor 1 başhekime bedel :D

  5. kasımpatı Der ki:

    İlk kez bu konuyla ilgili bu kadar detaylı yazı bir okudum:)
    Bir vücut ifrazatı bu kadar mı incelenir.Tebrik edilesi bir Profsun cidden.
    Ayıp gibi görünse de özünde doğal bir konuyu adına layık,yani Proflar gibi incelemişsin.Anket falan mı yaptın n’aptın?
    Aynı zamanda çook komikti :D

  6. henster Der ki:

    Sen ne zaman blogger’in yeni yorum özelliğine geçeceksin be hacım. :)

    Şu osuruk konusuna yeni yorum sayfasında yazmak isterdim ama gördüm ki daha değişmemiş.

  7. Deli Profesör Der ki:

    @kubio Asıl ben teşekkür ederim sevgili kubio, yıllar geçtikçe daha da güzelleşen eski değerlerimize bir destek de sen çıktığın, bir omuz da sen attığın için. Kokusu na buraya kadar geldi, buram buram.

    @zehirliorumcek Hocam bence herkesin yanında rahatça osurabileceği bi partneri olmalı. Bi osuracak, bi diğeri. Her tınıda kahkaha garantisi :D

    @kupa k1z1 Aslında herkes bu tip şeyleri ayıla bayıla yapıyor ama bahsetmeye gelince kimse parmağını dokundurmuyor. Baktım, akli ehliyetim yok, yani ç.kümü çıkarıp göstersem bile kimse bişey demeyecek, ben de bu denli fuzuli konuları biraz tatlandırayım dedim. Amacım yazdığım şeylerin değerini anlamak aslında :D (Demiştim ben, çok pis ctrl+c yaparım :D )

    @bydesigner Kazım Kazım iki kişilik oynuyorsa, ben de üç kişilik oynayabilirim pekala :D

    @kasımpatı Kendimi ve kardeşimi kobay olarak kullanmam bu bilimsel olgulara ulaşmama yetti esasen :D

    @henster Hocam ona ben ilk çıktığı gün geçtim de çok kullanışsız geldi bana. Yine WordPress’teki gibi ad soyad e-mail kısmı yapmamışlar. Aynı teranenin tipini değiştirmişler sadece. Arama motorundan girene bu yorum formuna göre daha karışık. Google hala reklamını yapma peşinde. O yorum formunu biraz daha olgunlaştırsınlar da öyle geri döneyim diyorum :D

  8. KuPa k1z1 Der ki:

    Katılıyorum:))) ben mesela geğirmeye bayılırım özellikle asitli bir şey içtimmi insanlardan çekinmeden ehehee anannem der alttan değil üstten çıksın gaz diye:))))
    sen bu kadar rahat olmasaydın ben sana geğirdiğimi sölemesdim deemi;) buna benzer bişey :) )DEEP NOD: ehehehehe bende demiştim ctrl+c yapmayı biliyorum:))

  9. Deli Profesör Der ki:

    @kupa k1z1 İş vücudun verdiği tepkilere gelince merak ettim şimdi. Acaba aynı anda hem osurup, hem geğirip, hemi de hapşuran var mıdır? Özellikle hapşurmayla geğirmeyi tutturmak bayağı zor olur sanırım. Benim bu üçlüden ikisini tutturmuşluğum varsa hapşururken osurmaktır. O da hapşurma anında g.tün yayının anlık bi açılmasından kaynaklanıyor. Ama üçü zor bee :D (Aynı zamanda ctrl+x de biliyorum :D )

  10. hasangonuL Der ki:

    Sessiz – kokusuz: Literatürde böyle osuran birine henüz ulaşılamadı. Varsa bizzat g.tünü öpecem. Suya sabuna dokunmadan, ne de güzel olurdu. Tabi ben öyle osurmak istemem, sadece karşı tarafın değil de, sadece kendimin ortalığı kokutmasını isterim.

    Çok doğru bi açıklama olmuş üsdat blursan beraber öpelim…. :) :)

  11. Deli Profesör Der ki:

    @hasangonul Valla laf ağızdan çıktı. İnşallah daş gibin bi hatun beceriyordur bu dediğim osuruk türünü. Öbür türlü motorsikletçi kılıklı heriflerin fink attığı gay barlardan toplarlar bizi hocam. Neyse en azında başıma bela gelirse yanımda seni de götürecem :D

  12. dumtisdumdumtiss Der ki:

    ehueheh hocam bu dediğin şeyi öyle bi adamın yapması imkansız ya. Direk “BÖDÖF” die bitirir o. Bunu yapsa yapsa Madonna gbi hatunlar yapar.

    hasangonuL

  13. Bekir Der ki:

    3 Adet katıkıda bulunacağım bu mevzuya..

    1-Çok yakın bir arkadaşımın hayatın boyunca ossurmadığını biliyorum.. Halada yapamaz kendisi, pörtletecek bir gün..

    2-Daha da yakın bir arkadaşımın, aksine, çeşitli flarmoni orkestralarına taş çıkaracak cinsten 64 kez ossurmuşluğu vardır, rakip tanımaz, dinlemez, anlamaz..

    3-Ve sessiz, kokusuz.. Bence sözünüzü geri alın..:)

  14. dumtisdumdumtiss Der ki:

    Bekir, hocam! sessiz ve kokusuz yapabilionmu La…. uashdusad

    Ben ellemem walla Dokdor sen ne dersin bu konuda :D

  15. MaFiAMaX Der ki:

    UYARI: Bu yorumu henüz yediğim kayısıların (şaka değil) ardından yapıyorum, umarım yorumumu bitirebilirim.

    Uzuuuuun (sonundaki tek “n” gerçekçiliği iafede eder) zamandır okuduğum en keyifli yazıydı. Hatta nerdeyse gülmekten popoyu ikiye yarıp, ömrü billah osurma keyfinden mahrum kalacaktım :)

    Açılıınn kayısılar etkilerini göstermeye başladı :)

  16. ümit Der ki:

    En tehlikelisi sessiz kokulu olan. Uni ikinci dınıftayken yurtta kalıyordum ve gelenek olduğu üzere osuruk yarımaları düzenlenirdi. O güne kadar hiç osurma yarışması tecrübesi olmayan bir arkadaş vardı. Nefret ederdi bu yarışmalardan. Ama sonunda canına tak etti ve katıldı yarışmaya. sonuç: Ses sıralamasında sonuncuydu. Ama odada kimse kalmadı ve bidaha da yarışma düzenlenmedi. Özellikle onun yanında :D

  17. Deli Profesör Der ki:

    @dumtisdumdumtiss @Bekir Vallaha ben bu ağzı bit pazarından toplamadım, daha birinin kıçını öptüğüm görülmemiştir. Ama böyle bi söz verdiysem mecburen yaparım. Tabi bu osuruk tipini somut olarak görmem lazım, yoksa gelen giden kıçını öptürür :D

    @mafiamax Sizin oralarda kayısıların etkisiyle şu an bayağı bi hava muhalefeti oluyodur herhalde, tam da konusuna denk gelmiş, insan okudukça delicesine osurmak istiyor :D

    @ümit Hani gençleri bi yandan bu konuda tecrübelendirmek gerekiyor, ama bi yandan da bu tür kazalar olmasından korkuyor insanlar. Bence yeni katılanlara şu midede parçalanan miski amber kokulu kapsüllerden yutturulmalı, başka türlü çekilmez :D

  18. SEAMUS_SIDDELEY Der ki:

    Hocam 10 numara yazı diye ben buna derim. Yazına gülerken osutturdun bizi. Arşivlenecek, bilimsel bir yazı. Bu arada sessiz ve kokusuz olanını ben bazen yapabiliyorum. Genelde bol miktarda gaz çıkıyor bunda, usulca… Ne bir ses, ne bir seda…

  19. kazım Der ki:

    Sevgili deli kardeşim.Bloguna girdiğimde gözüme çarpan ilk konu buydu.Büyük ihtimalle de başka bir konuya yorum dahi yapmayacağım.

    Gelelim konuna.
    En sevdiğim konulardan birini ele almışsın.Bu konuyu bize açtığın ve üstüne üstlük bide yorumladığın için sana sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.

    Bizim ortamlarda ossurmak gayet doğal bir harekettir.Genelde açık havada piiz yaptığımız için osuruk bizleri rahatsız etmez.Hatta osuran bir arkadaşa karşı yorumumuz “Çok yaşa” şeklinde olur.

    Ama kapalı mekanlarda işler biraz değişir.Ufak bir farkla.
    Kapalı mekanlarda ossuruk biraz koktuğu için osuran arkadaşı dövmemiz gerekir.Bu yüzden osuruk 2 şekilde rahatlama sağlar.Hem osurduğu için ferahlar, ardından da dayağı yediği için bütün enerjisini oracıkta bırakıverir…

    Benden bu kadar canım kardeşim.
    Size iyi yorumlamalar…

  20. dumtisdumdumtiss Der ki:

    Hocam bi şey eklemek istiyorum..

    Yürürken osuran amcamlar war.

    Her adımda bir nasıl denk getiriorsa.
    Bazılarıda 2 adımda bir yapıp senkronize hareketlerle olayı bitiriorlar.

    Ben Şahsen denedim 3 adımdan yukarısı çıkmıor anasnı bnun olimpiyatları olsa keşke. Herkez rahatça dilediği gibi osursa

    Kulağa En dolgun gelen haller 1. seçilse. hem bu arada belki bizim yoktur dediğimiz türdende çıkar hatunlar :D

  21. Anonymous Der ki:

    Harika bir yazı,hemen tıklamak istedim demekki bu konuya bir açıklık getirilmesini istiyormuşuz cümleten :) sitede süper….siminya

  22. iclal emine erden Der ki:

    siz varya çok komiksiniz
    :grin:

  23. Deli Profesör Der ki:

    Benim bi kendime hayrım yok zaten :mrgreen:

  24. Stresabi Der ki:

    Kısaca sert ossuruk mert ossuruk, fıs ossuruk pis ossuruk da denebilir.

  25. artçı Der ki:

    :x sevgili yetkili.inanılmaz kaos ve bunalım içerisinde olduğumu engin tecrübeleriniz ve bilgidağarcığınıza sunmak ve vereceğiniz değerli bilgilerle şifa bulmak isterim.Benim bu fani dünyada hep sevgiyle saygıyla ve ilimle dolu bir arzum hayalim oldu.Arzumun ve en büyük mutsuzluk kaynağımın değerli uzmanlık alanınızla alakalı olması ne garip.İşte kader dedikleri bu olmalı.Ben yaklaşık 34 yıldır osuruyorum.Ve bunu çok severek isteyerek yapmaya çalışıyorum elimden geldiğince.Fakat bu kadar fedakarca çalışmalarıma sebat ederek yaptığım ve bazen sabahlara kadar süren egzersizlere rağmen idealimi gerçekleştiremedeim.Saygıdeğer hocam.Ben tahliye valfimden(size olansaygımdan böyle tanımlıyorum)malum gazı çıkardığımda bina sallansın araçta seyahat esnasındaysam araç yoldan çıkacak kadar sarsılsın istiyorum.Hayatımda ki tek problem ve tek idealim hedefim bu.Beni engin bilgileriniz ve tecrübelerinizle mutlu sona ulaştıracağınız ümidiyle ellerinizden öpüyor saygılarımı sunuyorum.Naciz kulunuz.Gazınız bol olsun hocam.

Anlat derdini Marko Paşaya