Buono,il brutto,il cattivo (1966)

Bunu,alttakini ve ondan sonrakini yazan Deli Profesör

Babamın pazar günü Trt‘de (aka title – tırt),onun haricinde MGM‘de çıkan,konulu veya konusuz (bu konulu konusuz seçeneği zaten bi pornoda var,bi de westernde) her türlü western filmini izlemesinden dolayı içimde westerne karşı hep bi tiksinçlik duygusu taşımışımdır.Zamanında acayip bi seri üretim tadında gitmiş adamlar da.Eline iki silah verip,çölümsü mekanlara götürdükleri adamlarla üçer beşer western çekmişler.Bu yüzdendir ki,çoğu westernin konusu diğerlerinin klonları gibidir.Şimdi Trt’deki westernlere laf ettim diye sanmayın ki Trt güzel westernler de yayınlamıyor.Arada sırada en kralını da yayınlıyorlar,lakin babam iyi ya da kötü olmasına bakmadan hepsini izliyor.Ooo,John Wayne.

“Bi western eydür benden içerü” demiş zamanında üstad.Doğru demiş,doğru düşünmüş.Kafasındaki en ideal westerni tasarlarken eminim ki The Good,The Bad and the Ugly gibi bişey tasarlamıştır.Geçenlerde western filmlerine karşı olan önyargımı kırmak için bu filmi izlemeye karar verdim.İyi ki de vermişim.

Film 3 adamın para tutkusu üzerine kurulu.”Her westernde böyle zaten lan.” diyebilirsiniz.Ama bu filmi diğerlerinden farklı kılan yegane şey,anlatım tarzı ve filmin izlediği yollar.Oyunculuklara zaten bişey diyemiyorum.Ağzım bi karış açık izledim.Kadim dost mu,yoksa birbirinin sırtını bıçaklamaya çalışan iki insan mı,belli olmayan Tuco – The Ugly (Eli Wallach) ve Blondie’nin – The Good (Clint Eastwood) 200.000 dolara ulaşmak için harcadıkları çabalara ve bi yandan da birbirlerine attıkları madiklere tanık oluyoruz film boyunca.Bir de kötümüz Angel Eyes – The Ugly (Lee Van Cleef) var ki,dillere destan.Tam bir idealist kiralık katil diyebiliriz onun için.Leone,filmin başlangıcında onun da ne kadar tehlikeli ve gözü kara bir adam olduğunun göstererek,paranın yollarının zorlu olduğunu gösteriyor bizlere.

Bu filmi,diğer westernlerden ayıran en büyük özellik,tam olarak ciddi bir çizgiyi takip etmemesi.Yeri geldiğinde mizahı da kullanıyorlar.Özellikle süvarilerle karşılaştıkları sahnede gülmekten çatladım.Bunun gibi,filmin 3-5 yerine espriler çok güzel bir şekilde yerleştirilmiş ve bu espriler seyirciyi işin ciddiyetinden ziyade asıl gitmesi gereken yere,çekişmenin eğlenceli yanına götürüyor.Sergio Leone’nin çekim planlarına ve anlatım tarzına ise diyecek birşey yok.Özellikle kovboyların yüz ifadelerine çok önem verdiği aşikar.Her filme gider mi bilmiyorum ama bu filmde mükemmel bi şekilde duruyor bu yakın planlar.Leone’nin eşsiz anlatım tarzından olsa gerek.Zaten dünyada bu yakın planın patenti Leone’ye ait gibi bişeydir.Öyle ki,Tarantino çekim sırasında yakın plan istediğinde,görüntü yönetmenine “Bana bir Leone yap.” der.Öyle özdeşleşmiştir anlayacağınız.

Amerika’yı yüceltmeyen nadir westernlerdendir.İnsanların salak bir köprü için bile binlerce kan dökeceğinin en önemli simgelerindendir.3 saat bir film için uzun bir süre gibi gelebilir.Ama Leone bu 3 saatin içinde o kadar çok konuya değiniyor,o kadar çok gönderme yapıyor ki,bir 3 saat daha olsa anlatılacakların yeteceğini sanmam.

Du bi dakka,müziklere değinmedim.Gerçi neyine değineyim,Ennio Morricone demek yeter bu olaylarda.Ötesini anlatsak da nafile.Bir westerne daha iyi bi müzik oturtabilen varsa,neyim var neyim yok ona verecem.Benim gibi piyasa malı westernlere vık vık öteceğinize oturun şu filmi izleyin.Bundan sonra daha farklı gözle bakacağınıza eminim Trt pazarlarına.(Buzcevheri hocam elden geldiği kadar bahsettim,yanlış bişey yazdıysak affola.Sen varken bana yazmak düşmezdi bunu aslında :D )

Yazı bittiğinde “The Chuck Norris Experiment – Bastards” çalıyordu.

Bu yazılar da üsttekini andırıyo gibi

 Yorumunu ekle

18 yorum yapılmış bu güzide postaya

  1. Pitekantropus Der ki:

    Babalar western sever diye bir genelleme yapasım geliyor valla.Aynı durum bizim evde de mevcut.Özellikle pazar günleri sabah 10-12 arası.(:

    Ennio Morricone efsane adam.Ondan daha iyi film müziği yapacak adam dünyaya gelmez herhalde.Sayısız filmde müzikleri kullanıldı.Türk sinemasında müzikleri belki de sezercik serisiyle tanındı dünya da iyi kötü çirkin ile.Ama ben onu “legend of 1900″ ile sevdim.

    Konu ennio morricone değildi dimi :D Kaptırdım neyse (:

  2. recephilmi Der ki:

    Valla ben hiç sevmem. Şu sahneyi izleyeyim dedim adamlar ateş edene kadar canım çıktı. Ne sıkıcı bir şey ya…

  3. kabakmeltemi Der ki:

    Recep, doğru konuş. :P

    Biz 6 yaşından beri bu filmi seyrediyoruz olm! biz; sizden daha önce daha güzel bir dünyaya doğmuş olanlar…

    Buzcevheri yazmıştı bu filmle ilgili. Orada sevinmiştim aynı zamanlar, aynı hisler için. Burada da sevindim ayrı zamanlar, ayrı hisler için. Yani iyi ki aynı olmadığı için.

  4. 3K Der ki:

    ahh ki ahh işte yeni nesil ne anlar filmden oysa biz western olsa da izlesek diye tv karşısına kurulurduk

    trt eskiden yayonladıklarını şimdilerde hafta sonu veriyor tekrar

    senin bize tavsiye ettiğinde bu serilerin içinde en iyi olanlarından

    sen dua et köle isaura’yı görmediğine :)

    tekrarı bir kere yapıldı ama o eskinin tadı yoktu tutulmadı eğer tutulsaydı kafayı sıyırırdın herhalde :)

  5. buzcevheri Der ki:

    Uleeeee….=)
    Yazınla şişmiş gözüm bile açıldı..
    Çok güzel bir yazı olmuş.
    Malumunuz bu film, benim en sevdiğim film. Bu yüzden filmi o kadar benimsedim ki; sanki bu filmi ben yaptım da bana ithaf ediliyormuş gibi duygular hissediyorum. =) Aynı şeyi imdb ve türlü yerlerde okuyunca da hissediyorum diyerek mübalağ doz aşımını yaşayalım. Filmi belki de on,yüz,milyor kez izlemişimdir. Ama tek bir saniyesinde bile sıkılmamışımdır.

    Buradaki yazımda ise filmden çok Lee Van Cleef’e olan hayranlığım üzerine durmuştum.

    Recep arkadaşımızın beğenmediği sahne üzerine cilt cilt kitaplar yazılıp, tezler hazırlanabilir. O derece etkileyici bir sahnedir. Bu filmi aşırı seviyor olmamdan kaynaklı bir söylev değildir.

    Eee bu kadar vıdı vıdı yapıp da bir ufak bilgi de vermeden geçemiyeceğim. Bu filmin ilham perisi Akira Kurosawa’dır. Ne alaka derseniz? Kendisinin 1961 yılında yaptığı Yojimbo adlı filmi izlemenizi tavsiye ederim. Bu film Sergio amcamızın dolar üçlemesi filmine esin kaynağı olmuştur.

    Daha önce kendi blogumda seslendiğim gibi buradan da tüm halkımıza sesleniyorum. =) Orjinal dvd olmak kaydıyla her türlü western film gönderileriniz itinayla beleşe alınır. Böyle kutsal bir amaç için para istenmemesi gönüllü olunması tercih sebebidir. =)

    http://www.buzcevheri.com

  6. Deli Profesör Der ki:

    @pitekantropus Valla Ennio Baba da nerdeyse filmin önüne geçecek kadar sağlam müzik yapıyor,yoldan sapman doğal :D

    @recephilmi Hocam bu sözler,bu sözler…Bu sözleri doğru duymuş olamam.Ortalığı salladınız.Tepkiler çığ gibi büyüyor.Hatta bu sözler üstüne http://www.kelimelerinsoyagaci.com kapatılma tehlikesiyle karşı karşıya kalabilir :D

    @kabakmeltemi Belden aşağı vurma be şimdi,burda dinazor muhabbetine girersek ben ezilir büzülürüm :D

    @3k Harbiden yalnız dediğiniz yanlış değil.Artık günümüzde yapılan filmler,özensizliğinden midir,yoksa başka bişey mi bilmiyorum,bu eski filmler kadar lezzet vermiyor ya.Şöyle son zamanlara bakıyorum,doğru dürüst bişeyler çıkmamış.Yani harbiden yıllarca unutulmayacak bişeyden bahsediyorum.

    @buzcevheri Valla şu yazıyı yazarken en çok sizin beğenmemenizden korktum.Onayı alınca içim ferahladı :D
    Yojimbo’yu çok duydum,elimde de var ama daha bi türlü nasip olmadı.Ama bu tavsiye üzerine daha erken bi zamanda izleyeceğim.

  7. Taylanov Der ki:

    Sadece Van Cleef döktürse tamam Eastwood, Eli, Aldo off off. Akıllara zarar bir yapımdır.

    Geçen senelerden birinde daha o zamanlar dvd falan yok tabi tv izliyorum. Aklımda geçirmiştim yahu şu filmi verse de keyfim yerine gelse diye.. Çatang! Bir kanalda denk gelmişliği ile benim gönlümde ayrı bir yer daha tutmuştur. :)

  8. kubio Der ki:

    doktor, güzel bir yazı olmuş :) pagarafları gördükçe içim açıldı ah diyip oh cevabı aldım sağolasın

    Western dedin de

    zorla da olsa sevdim…

    meşur duello sahnesinde beyaz şapkalı kovboy galip gelecektir ancak yine de nafesler tutulur.. dar sokak arasında karşı tarafta siyah şapkalı kötü kovboy.kim hızlı çekerse silahını a.kor Fahişeler esmer iyi kadın sarışın.Zavallı kızılderililer ve meksikalılar hep kötü. taaa 70′lere gelinceye kadar.bir de western deyince John Ford demeden olmaz.

    OOOO.john wayne piskopatı olunacak bir adam, gerçekten güzel bir film

  9. recephilmi Der ki:

    Valla bu zevk meselesi. Sevmiyorum işte. Pembe dizi gibi geliyor, romantik bir film gibi sıkıyor beni…

  10. ZehirliÖrümcek Der ki:

    Valla biz bu filmin müziğini duyduğumz zaman:top oynuyorken mesela bırakırdık topu ortaya çekilirdik geriye bakalım ki önce vuracak diye.Heytt gidi günler

  11. MERKEZ BURASI Der ki:

    Western bir tutkudur ve ele aldıgın filmde sinema tarihinde ki (tartışmasız) en iyi filmlerden biridir!

  12. MERKEZ BURASI Der ki:

    Bu yazıyı okuduktan sonra filmin müziklerini arşivimden cıkardım internet ortamına taşıdım belki merak eden olur diye :D

    Burdadır linki:
    http://rapidshare.com/files/108435424/GBU_OST_by_MBMC.rar
    Buda şifresi : mbmc

    biraz geç kaldım ama neyse:D

  13. Deli Profesör Der ki:

    Valla çok sağlam bi soundtracki var ben önceden indirip dinlemiştim.İndirmeyen varsa da indirmeli.

  14. MERKEZ BURASI Der ki:

    The Good, The Bad And The Ugly nin iyisi olalım dedik ama link tam cıkmamış sanırım. tekrar yazayım bari:D http://rapidshare.com/files/108435424/GBU_OST_by_MBMC.rar

  15. MERKEZ BURASI Der ki:

    enteresan gene cıkmadı :D
    http://rapidshare.com/files/108435424/GBU_OST_by_MBMC.rar

    bu yukardaki neden cıkmıuor_?
    sonu bu GBU_OST_by_MBMC.rar başı belli aman neyse cok ugrastıdı cıktıgı kadar:D

  16. Deli Profesör Der ki:

    Valla bende adres tam gözüküyor.Aslında site üzerinden bakınca tam,blogger yorum ekranından bakınca yarım çıkıyor.Ama kodla bu işi hallederiz.Ahanda:

    Good,Bad,Ugly Soundtrack

  17. MERKEZ BURASI Der ki:

    üstad kusurabakma pis oldu arda arda yorumlarla. sayfada görünüyormus bende şimdi fark ettim blogger yorum sayfasında görünmüyormuş. Blogger kafa yaptı sanırım:D neyse zaten sen çözmüşsün olayı

  18. Deli Profesör Der ki:

    Blogger dandik bi sistem,böyle saçma sapan sorunlar kol geziyor.Bence Blogger’ın kendisi bulmuş kafayı,sen süpersin hocam çamur atma kendine :D

Anlat derdini Marko Paşaya