W’dan sonra ne geliyodu?Y’dir herhalde,engelle Youtube’u da.

Bunu,alttakini ve ondan sonrakini yazan Deli Profesör

Aslında bu milletin diline ciklet olmuş,Youtube yasağıyla ilgili yazı yazmak istemiyordum.Ama forumlardan ve bloglardan baktığım kadarıyla çoğu insan benim düşündüğüm gibi bişey düşünmüyor.En azından ben göremedim.İlla ki yazmıştır birileri.Dün şekerler şekeri ailemizin sunucusu Banu Güven‘in gece haber programında da bir bilişim yetkilisi vardı,ama belki de yasalar nedeniyle yine benim düşündüğüm durumla ilgili açıklama yapmadı.Bu konuyla ilgili bi Allah’ın kulunun bile makul bir açıklama yapmaması,ya da yapmaktan kaçması beni gerçekten üzdü.
Bildiğim kadarıyla bu erişim engelleme saçmalıkları 27 Kasım 1997′de çıkarılan bi yasadan beri zırt pırt yapılıyor.İnternet bazılarının elinde oyuncak gibi,kafalarına göre istedikleri siteyi engelliyorlar,istediklerini açıyorlar,sonra bir daha engelliyorlar.Bi siteyi kapatmak için gerekli şartlar olarak sayıyorlar:Çocuklara kötü örnek olma,uyuşturucuya,bilimum zararlı maddeye alıştırma,devletin bütünlüğünü bozma,Atatürk’e hakaret vesaire.E o zaman insanın sorası geliyor,Wordpress tabanlı 1-2 site bunu yaptı diye koskoca,dev yarasa bilgi kaynağını kapatmak da nedir?Neyse kapattık WordPress’i,tamam.
Sonra Youtube’a geliyoruz.Birkaç kendini bilmez densiz internetten bulmuş Crazy Talk diye bi program,sözde Atatürk’le dalga geçtiklerini sanıyolar.Japon Animesindeki gibi Atatürk’ü ağlatmak falan.Evet,bu çok ağır bir saldırı.Youtube’a doğru dürüst uyarıyı veririz,gerekeni yapar.Böyle birşeyi o sitenin yöneticilerinden kimsenin tasvip edeceğini sanmam.Bilmiyorum doğru mudur,Youtube’un uyarıyı hiç dikkate bile almadığını söylüyorlar,ki ben inanmıyorum.Doğru dürüst bir şekilde belirtildiği takdirde Youtube’un Atatürk’e hakaret içeren bir videoyu yayınlaması mümkün değil.Youtube bi varmış,bi yokmuş.
Loppadank ertesi gün bi erişim yasağı iniyor.İniyor ama nereye?Sadece Türkiye’ye iniyor yasak.Birileri orada Atatürk’e hakaret ediyor,amacına ulaşıyor,biz de burada kendi kendimize at gözlüğü çekme derdindeyiz.Hani böyle bi durumda dediğiniz gibi Youtube harbiden uyarıyı dikkate almadıysa ve sizde de yeterli büzzük oranı bulunuyorsa gidin,dünya çapında kapattırın da görelim.Bi kere Atatürk’e hakaret videolarını bu ülkeden insanlar izlemez.Elin Alman’ı,elin Ermeni’si,elin Yunan’ı izler.Zaten izlemeye devam ediyolardır eminim.Biz daha burda “Kapatsınlar,Atatürk’e hakaret var,tabi kapanacak derdindeyiz.”İyi de kapanan bişey yok ki.Erişim yasağı denen salakça bişey bu.
Zaten erişim yasağı falan da tıraş.İnternetle ufacık alakası olan bi insan bile DNS‘i değiştirip yine sitelere girmeye devam edebiliyor.Yani bazı şeyleri yasaklayan insanlar farkında olmadan,bizim insanımızı daha uyanıklaştırıyor,daha bi toplumsal bilinç veriyorlar.Dikkat ederseniz çoğu insan Youtube’un kapandığını farketmedi bile.Çünkü Türkiye’de yeni bi yasa çıkınca onun zırt pırt laçka olana kadar kullanılacağını biliyorlar.Yakında Blogger’ı da kapatırlar,İçinde porno arama sonuçları çıkan Google’ı da.Kapatsınlar anasını satayım.Uyanık bi nesil yetişiyor.

Yasaklı siteler zımbırtılarına daha hala nasıl girileceğini bilmeyen varsa girmek için : Başlat >> Ayarlar >> Ağ Bağlantıları >> Yerel Ağ Bağlantısı’ndan sağ tıklayın özellikleri seçin.Oradan TCP/IP özelliklere gelin.Altta yeğlenen DNS sunucusu kısmına 4.2.2.1,diğer dns sunucusuna 4.2.2.5 yazın.Bi daha bu saçmalıklara maruz kalmayın.Herkes kendini biliyor.Güdülecek koyunlar değiliz biz.Beğenmediğimiz siteyi açmayız.

Yazı bittiğinde “Cruachan – Ride on” çalıyodu

Geçmiş Zaman Olur Ki : Google

Bunu,alttakini ve ondan sonrakini yazan Deli Profesör

Bezdim.Vallaha hayatımdan bezdim.Bazen hayatım film gibi olsun istiyorum.Emin Olun her sabah sizin kardeşiniz de sizi osurarak uyandırsa,siz de öyle isterdiniz.Filmlerde öyle mi ama,hoş bi hatun gelir,sonra boyundan öpmeye başlayarak dudağa doğru gelir.Sen de bi yapışırsın ondan sonra,sabah antrenmanına dönüştürürsün bu durumu.Ya sessiz sakin uyansam,kimse dokunmadan yine itirazım yok.Filmlerdeki gibi bişey istemiyorum.Ama kıllı börtlü bi adamın osurarak uyandırması da iğrenç bişey.Neyse yine bi Polyannalık yapalım olaya iyi yönünden bakalım.Ya filmdeki gibi sabah seni sevgilin uyandırsaydı,ama öperek değil zart zart osurarak.Emin olun daha iğrenç,daha kusulası bi durum olurdu.Hele ki kardeşim gibi kıllı börtlüyse işte intihar bile kesmez öyle bi durumda.
Arada sırada dünya devi olmuş sayfaların eski sayfalarını kurcalamaya bayılırım,logoları nasıldı,site yapısı nasıldı diye bakarım.Tabi siteler 10-15 yıllıksa genelde çok t.şşak durumlar çıkabiliyor.
O kadar sitenin arşivdeki görünümlerine baktım,ama nedense aklıma bi Allah’ın günü bile Yahoo ya da Google‘ın mazisine bakmak gelmedi.Onu da abim söyledi zaten yoksa sittinsene aklıma gelmezdi.Belki de Google’ın zamanımızdaki efsane logosunun o eski tırt halini görmek istemiyor idimdi?Bu olabilir miydi?
Zaten Google’ın 1998 Aralık sayfasının arşivine bakınca hayatım karardı.Ben Goole’ı tamamen özgün sanıyordum,logosu dahil.Ama değilmiş.Yandaki resimden gördüğünüz gibi Google logosunun yanında eşşek kadar bi ünlem işareti var.Bildiğiniz üzere Google daha portakalda vitaminken Yahoo’da ünlem işareti vardı.Zaten onun üstündeki Yahoo logosu da 1996 yılındaki sayfasının logosu.

Aradan geçen zamanla farkediyoruz ki Google logoyu baya yenilemiş.Allahtan yenilemiş.Şu logonun tırtlığına bakın hele.Böyle bi logo kaç insanı etkileyebilirdi ki?Ama bana sorarsanız Yahoo’nun logosu ilk çıktığı günde bile etkileyiciydi.Zaten görüyorsunuz pek bi değişmemiş.Yanındaki o iğrenç reklamvari işaretler hariç.
Sonra kardeşim iyice gaza geldi herhalde bu Google’ın dandik logosunu
görünce.”İsimtescil‘e bi gir bakalım domain süresi ne zaman bitiyo.Bitince
yakalarız,tescil ettiririz.”.Yok gari.Fantezinin bu kadarı.Şu aşağıdaki resimden
google.com domainini sorguladığımda sadece abimin aynı şeyi düşünmediğini
anladım :)

2001 : A Space Odyssey (1968)

Bunu,alttakini ve ondan sonrakini yazan Deli Profesör

Sanırım bu,site açıldığından beri yazdığım 10. film.Ama Stanley Kubrick‘ten yazdığım 3. film.Bi Stanley Kubrick manyaklığı var ama hadi hayırlısı.Zaten ZDP denen Almanca diplomasını alırken de Stanley Kubrick’i ve filmlerini anlatmıştım.Onu bunu bilmem kardeşim,bu adam sinemadan an-lı-yor.
Mevzubahis filmimiz Arthur Clarke‘ın aynı adlı kitabından yapıldı.Hatta unutmam,böyle meşhur filmlerin bi de porno uyarlamaları olur,onu bile izlemiştim (bkz. 2001 : A Big Bust Odyssey) :D Ortada bi gelecek motifi taşıyan koltuk ve tabi ki bi kadın ve bi adam var :D Porno uyarlamanın Kubrick’in filminden daha fazla atraksiyon taşıdığını söyleyebilirim.
Bu filmi fazla sanatsal bulanlar,fazla sıkıcı bulanlar,hatta boş bi teneke olduğunu düşünme gafletinde bulunan denyolar var.Aslında filmin başlangıcı oldukça garip ve ilgi çekici.
Zamanımızdan çok,çok,çok,çoook geriye giderek başlıyoruz filme.Hani şu insanların maymun gibi olduğu,üstlerinde bi ton kılların bulunduğu ve türlerin grup seks yaptığı zaman var ya,aha oraya.İnsanlığın ilk savaşlarından kesitler izliyoruz.Sonra ortaya siyah,eşşek kadar bi beton çıkıyor.Ve akabinde Strauss’un Blue Danube parçasıyla gelecekte,uzun süreli bi manzara izleme sekansına geçiyoruz.Filmde diyalog zaten çok az.Nerdeyse yarım saat bi Allah’ın kulu görünse de ağzından bi kelime çıksa diye bekleyen daltaraklar vardır muhtemelen bu filmi izlerken.(Bu arada dalyarak kelimesi geçmişken bunun hakkında bi açıklama yapmak isterim.Osmanlı döneminde ellerini yağlayıp aylarca mermerlere aralıksız vuran adamlar varmış.Bunların elleri zamanla nasırlaşıp kazık gibi oluyormuş.Ve daha sonra bu adamları savaş sırasında en ön saflara dizerlermiş ki,ellerini kaldırıp atlara bi koyduklarında atlar geberiveriyormuş.İşte bu insanlar,bizim insanlarımız,bizim dalyaraklarımız.) Daha sonra uzay istasyonunun içine giriyoruz ve gerçekten ağzımız açık kalıyor. Bir yönetmen 1968 yılından böyle şeyleri düşünemez,geleceği bu kadar yansıtamaz diyoruz.Uzaylı olmalı bu Kubrick,evet.Mekan tasarımlarından bilgisayarlara kadar herşeyi çok modern tasarlamış.Bu da filmin günümüzdeki değerini kat be kat arttıran bi durumdur,bilen bilir.
2. bölümünde de 2 arkadaşın uzay gemisiyle yaptığı araştırmayı ve HAL adını verdikleri yapay zeka ile kapışmalarını anlatıyor.(Filmi izlerken dikkat edin sonumuz bu durumlara doğru ilerliyor.Yakında yaptığımız bilgisayarlara söz geçiremiyo olacağız.)
Filmle ilgili daha da fazla bişey anlatıp ipucu verip,tadını kaçırmak istemiyorum.Üzerinden yıllar geçmesine rağmen bu filme rakip bi bilimkurgu hala çıkamadı.Star Wars,Star Trek gibi filmleri bu film etkiledi.Hatta yönetmen o kadar gerçekçi bi iş çıkarmıştır ki.Neil Armstrong uzaya çıktığında siyah bi Beton aramıştır filmdeki gibi.”Hey gidi hey,biz eskiden ne kovboy filmi izlerdik bee.Atraksiyon adamıyım uleyn ben!” diyorsanız bu filmi izlerken sıkılırsınız.Çünkü film çok ağır bi tempoda gidiyor.Onun haricinde Ali’ler,Mustafa’lar,Hakkı’lar yiyebilir.Ayrıyeten Ayşe’ler de tadabilir.

Kullanıcı Oyu: 8.4/10 (108,008 oy)
Top 250: #80

Kulaklara Kaçar Oldum

Bunu,alttakini ve ondan sonrakini yazan Deli Profesör

Son 20-25 yılın çocukları gibi,benim de hayatımın mizaha giriş noktası (ne yazık ki) Yalvaç Ural‘dır.Ne yazık ki dememin sebebini anladığınızı ve bu derin acımı sizin de tattığınızdan eminim.O iğrenç,yüzüne bakılamayacak,espri demeye dilimin varmadığı şeyleri kitaplaştırıp çocuklara sunuyordu Yalvaç Ural.Netekim hala sunmakta.Bi nevi beyin katili diyebiliriz.Ya da şöyle genel bi düşünce vardır ya “Kardeşiim,devlet var ya insanların bişeyler öğrenmesini istemiyo,ondan abuk sabuk şeyler öğrettiriyolar,dikkati dağıttırıyolar!“.Aha işte zamanında Yalvaç Abi’yi takip edenler büyüdüğünde “Allah’ım ben ne yaptım!” diye kafasını duvarlara vurur.Şahsen hayatımda pek “keşke” dememişimdir.Hayatımda geriye dönüş yapabilsem,kesinlikle zihnimdeki Yalvaç Ural esprimsilerini çıkarırdım.
Ama yine de bazı şeyler yakadan düşmüyo sanırım.Mesela Cenk ve Erdem adını verdiğimiz organik topluluk.Bu topluluğa da Yalvaç Ural’ın 5 model üstü diyebiliriz.Ama ne yazık ki Yalvaç Ural’ın o b.ktan esprilere bizi muhtaç bıraktırması sebebiyle 2. seviyemizde bir bakıyoruz ki,ayıla bayıla Cenk ve Erdem’i dinlemeye başlıyoruz.Şaka maka adamlar arada sırada hedefi 12′de vuruyo.Şu Snek’teki programlarıyla,Show’da bi zamanlar yayınlanan “Cenk mi,Erdem mi?” programları çok güzeldi bence.
Erdem Bey’i göremesek de şu an Cenk Bey’i aktif müzik hayatında görüyoruz.Malt adını verdikleri grup baya başarılı oldu.Ama bu işin altyapısı bu değil hocam.Bu adam buraya böyle lak diye gelmedi.En başta Bad Luck adını verdikleri bi Hair grubu vardı ki,ordaki tipleri görseniz yarılırsınız.Saçlar upuzun falan :D Bad Luck olayı biraz fiyaskoydu.Ama sonra aktif mizah hayatlarında Noksan ve Posta olmak üzere 2 single,Kulaklara Kaçar Oldum ve The Albüm Of The Cenk And Erdem And The Müebbet And The Muhabbet (öeeh be öldüm yazarken) adında 2 adet uzun metraj albüm yaptılar.Bunları satmadılar tabi.Download bazında sitelerinden sundular.
Çıkardıkları 2 albümün de farklı karakteristiklerde olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim.Kulaklara Kaçar Oldum’da yabancı şarkıların komik coverları yapılırken,diğer adını söylediğim denyo albümde Türkçe coverları yapılıyor.Örnek vermek gerekirse “Big in Japan coverı birinciben“,”Don’t Speak coverı dütdüt” çok hoşuma gider.Zaten albümü ilk dinlemeye başladığınızda baya eğlenebilirsiniz emin olun.
Albümleri atlayıp single’a gelelim.Çünkü asıl 1 numaralı şarkı orda.”Roxanne coverı Noksan’a” tam bir klasik diyebiliriz.Zira şarkıda ne zaman “Bu kadar boşluğa,biraz zorlasam şu koca kafam sığar.” kısmını dinlesem hala gülmekten yarılırım.
Son olarak size şöyle bi önerim var : Eğer Cenk ve Erdem’e bu yaşınıza kadar bulaşmadıysanız,aşağıda sunacağım albümleri indirip hiç bulaşmayın.Bulaştıysanız zaten gözleriniz dönmüş bi şekilde aşağıdaki albümü indirmeye çalışacaksınız.Bi nesilin gençliği karardı,devamı gelmesin bari.Zaten tepeye de özellikle karizma olamayan,angut gibi duran bi resimlerini koydum ki,tanımıyorsanız tipleri beğenmeyip indirme teşebbüsünde bulunmayın :D

MUHTEVİYAT :
Kulaklara Kaçar Oldum : 1. Gel Buraya (317K) , 2. O-ne! (3.35M) , 3. Tavuk (3.21M) , 4. Birinci Ben (2.48M) , 5. La Vidan Yok La (3.47M) , 6. Düt Düt (3.42M) , 7. Fenerbahçe I Love U (2.84M) , 8. O-ne! Diabetics Version (1.96M)
The Albüm Of The Cenk And Erdem And The Müebbet And The Muhabbet : 1.3-2-1 VTR Gir ( 318K ) , 2.Aah Bu Hayat Çekilmez ( 497K ) , 3.Al Mendili Yika, Yika Sümükle ( 346K ) , 4.Arabaci Arabayi Tez Getir ( 440K ) , 5.Cahillik Çok Kötü Bir Sey Dir… ( 233K ) , 6.Dinozordun mu Ah, Dinozor muydun? ( 238K ) , 7.Embesil ( 593K) , 8.Ester Abi ( 385K ) , 9.Fasarya ( 640K ) , 10.Ilgaz ( 556K ) , 11.It Uyur Düsman Uyumaz ( 1.509K ) , 12.Kaç Tane Gurgen Palamut? ( 697K ) , 13.Kara Köprü ( 1.132K ) , 14.Kel Kel ( 509K ) , 15.Ki Ki Ki, Ko Ko Ko… ( 526K ) , 16.Livon ( 640K ) , 17.The Limon ( 529K ) , 18.Nazo Beygir ( 456K ) , 19.Onun Kafatasi Var ( 365K ) , 20.Pisicik ( 757K ) , 21.Saylon Bebek ( 321K ) , 22.Sivar Yine ( 438K ) , 23.Telefonun Delikleri ( 1.174K ) , 24.Tribünü Bastim ( 254K ) , 25.Uçan Kurbaga ( 315K ) , 26.Yagdir Mevlam Su ( 649K )
1 Adet Noksan Singılı
1 Adet Postacı Singılı

Download – Hepsi bi arada

Yazı bittiğinde Spin Doctors’tan “Two Princess” çalıyodu.

Kırolara Müjde!

Bunu,alttakini ve ondan sonrakini yazan Deli Profesör

Yaptığım son hayvansal ve istatistiki deney sonucu şu kanıya vardım : Facebook listemdekilerin %75′i salak,yüzde 15′i ise salaklığa meyilli.Ya da ordaki angutların dilinde söylemek gerekirse : İddia ediyorum,Facebook listemdekilerin %90′ı kıro (iddiaya listedeki kızlar da dahildir.Ayrıyeten keko da diyebiliriz.)Zamanında kıroluklarını Yonja adını verdiğimiz IQ seviyesi 15lilerin oluşturduğu platformda sergileyen bu balık beyinliler,daha sonraları göç akımına kapılmıştır ve Facebook dediğimiz ortama geçmiştir.Ama bu kıroların içlerinde her zaman koskoca bi yara vardır;kendi sıfatlarına uygun bi e-maili Hotmail’in vermemesi.
Ama üzülmeyin sevgili Facebook kıroları.Hotmail sizi düşünmedi,zaten düşünmez de.Olsun bi gavur düşünmedi ama başka bi gavur düşündü.Siz 57 YTL cezadan bile haberi olmayıp,Taksim’e gelen turistlerin g.tünü mıncıklayan kırolara,ya da her önüne gelene vere vere yorulmuş kız kekolara adiniz@k.ro uzantılı mail geliştirdiler.Eveeeet,hemi de ücretsiz.Artık bu adres sayesinde Facebook’ta yeni açılımlarda bulunabilirsiniz,ya da “iddia ediyorum Facebook’ta k.ro uzantılı eşşeğin zigi kadar adam var” gibi bahisler açabilir,arkadaşlarınızı davet edebilirsiniz.Hatta isterseniz bu adrese Microsoft pasaportu alıp MSN’deki kıroluklarınızı ve salak salak iletilerinizi de bu k.ro tabanlı e-mail adresi sayesinde sizinle ilgilenmeyen 50 tane adama ulaştırısınız.Eveeeet,bu da bedavaaaa.
E daha ne duruyorsunuz,bu adresten alayım sizi : http://www.k.ro/fast-sm-bin/eIndex

Alternatif Erdener Abi Diyaloğu:

-Erdener Abi bu gençlik çok şanslı azizim,bizim zamanımızda böyle herkesin sıfatına özel mail adresleri yapılmıyodu.Ha,ne dersin Erdener Abi?
-Sokayım onların sıfatına.

Yazı bittiğinde New Trolls’ten “Ti Ricordi Joe?” parçası çalıyodu.